League of Legends Şampiyon Hikayeleri: Aatrox ve Hikayesi
Aatrox, Shurima’nın sıra dışı tarihinde Xerath’ın neden olduğu büyük felaketten çok önce yüceltilmiş bir savaşçı olarak öne çıkıyor. Güneş Kursu’nun gücüyle ödüllendirilen bu unutulmuş ilahi varlık, yeryüzünde adeta bir gölge gibi dolaşıyor, altın rengindeki şafak kanatlarıyla dikkat çekiyor.
League of Legends Şampiyon Hikayeleri: Aatrox ve Hikayesi
Aatrox’un hikayesi, savaşın en ön saflarında her zaman var olduğu ve Shurima’nın efsanevi ilah-savaşçıları bile ona güvendikleri, sancağı altında bir araya geldikleri bir gerçeklikle şekillenmiştir. Binlerce savaşçı, cesur hareketleri ve liderliğiyle tanınan Aatrox’un bayrağı altında savaşa girmek için sırayla beklerdi.
Bu cesur savaşçının hikayesi, Kraliçe Setaka’nın görevlendirmesiyle yeni bir döneme evrildi. Icathia’da ortaya çıkan isyanı bastırmak üzere görevlendirilen Aatrox, bu görevi tereddütsüz kabul etti. Ancak, bu görevle birlikte onu bekleyen olaylardan habersizdi.
Aatrox’un epik macerası, Shurima’nın ötesinde bir çağın kapılarını aralıyor. Altın renginde parlayan kanatları ve unutulmuş güçleriyle, Aatrox’un hikayesi, ilahi ve karanlık arasındaki ince çizgide bir yolculuğa dönüşüyor.
Hiçlik
Icathia İsyanı ve Hiçlik, Runeterra evreninin karanlık ve çalkantılı bir dönemine işaret eder. Icathia’lı büyücülerin, savaşı kazanacaklarına inandıkları Hiçlik’i serbest bırakmaları, sonuçları itibariyle evrenin üzerine kalıcı bir leke bıraktı.
Aatrox ve cesur savaşan kardeşleri, Icathia’nın hatalarını düzeltmek ve Hiçlik’i durdurmak için uzun yıllar süren bir mücadeleye giriştiler. Ancak bu savaşın sonunda, hiçbiri eski güçlerini koruyamadı. Yükseliş’e ermiş savaşçılar arasında yer alan Aatrox gibi isimler, kendilerine “Güneşten Doğan” lakabını taktılar. Ancak bu unvanın altında, karşılaştıkları Hiçlik korkusuyla şekillenen lekeli ruhları vardı.
Güneş’ten Doğanlar, yaşadıkları bu zorlu savaşın ardından sadece fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal bir dönüşüm geçirmişlerdi. Hiçlik’in dehşeti, onların varlıklarını derinlemesine etkileyerek bir iz bırakmıştı. Icathia İsyanı ve Hiçlik’in serbest bırakılması, Runeterra’nın tarihinde karanlık bir sayfa olarak yer alacak ve evrenin dengesini kalıcı bir şekilde sarsacaktı.
Darkinler
Shurima’nın çöküşüyle birlikte Güneş’ten Doğanlar arasında imparatorluk ve imparatoriçelerin olmaması, kaosun kapılarını araladı. Yıllar sonra, bu boşluğun içinde Güneş’ten Doğanlar sapıttı ve birbirlerine düştüler. Bu iç çatışmalar, dünyaya büyük zararlar verecek bir felaketi tetikledi: “Darkin Savaşı”. Darkin adını alan Güneş’ten Doğanlar, savaştan kaçan ve artık onlardan nefret eden insanlar tarafından bu şekilde anılmaya başlandı.
Darkin Savaşı, Shurima’nın çöküşünün ardından başlamış, bu çatışma Targon Dağı’ndaki Suretler’in dikkatini çekmişti. Suretler, Alacakaranlığın Sureti aracılığıyla insanlara darkinlerle nasıl başa çıkabileceklerini ve onları nasıl hapsedebileceklerini öğretti. Savaşın Sureti ise insanları bir araya getirerek darkinlere karşı koymaya kararlıydı.
Gözü dönmüş Aatrox ve orduları, bir süre sonra artık galip gelemeyeceklerini anladılar. İşte tam bu noktada, “bin sönmüş güneşten bile daha büyük bir güç”, darkinleri kendi silahlarının içine hapsederek büyük bir sona sebep oldu. Darkinlerin hikayesi, Shurima’nın çöküşü ve Güneş’ten Doğanlar arasındaki iç çatışmaların birleşimiyle karanlık bir döneme işaret ediyor.
Aatrox’un “Şanlı” silahı, zamanla onun zindanına dönüştü. Yüzyıllar boyunca bu hapisten kaçmaya çalışan Aatrox, paradoksal olarak ölümsüzlüğün cezasını yaşadı. Ancak, uzun bir süre sonra, bir savaşçı tarafından Aatrox’un unutulmuş kılıcı ele geçirildi ve bu sayede Aatrox, ölümlü bir bedene sahip oldu. Bu bedeni, geçmişine benzete çalışan Aatrox’un çabaları sonucunda kısa sürede ölüme mahkum oldu.
Aatrox, zaman içinde bedenini güçlendirmek için ölümlüleri tüketti, ancak hiçbir zaman doyuma ulaşamadı. Eski Yükselmiş günlerindeki güçlü bedenini yeniden kazanmanın yollarını aramak için Runeterra’yı dolaştı, ancak lanetin sırrını çözemedi.
Sonunda Aatrox, varlığına son vermek için bir çözüm bulmaya karar verdi. Eğer kılıcını yok edemiyorsa ve bu bedenden kurtulamıyorsa, o zaman ebedi yok oluşu tercih edecekti.
Şu anki durumda Aatrox, her gittiği yerde ölüm ve yıkım getiriyor. Puslu, kibirli ve öfkelendikçe güçlenen kişiliği, tek bir amaca odaklandı: Bu evreni, her şeyin yok olabileceği eşi benzeri görülmemiş bir kıyamet savaşına sürüklemek. Böylece hem kendisi hem de kılıcı sonsuz bir yok oluşa kavuşabilecek.
Daha Fazlası için; https://universe.leagueoflegends.com/tr_TR/story/champion/aatrox/
Oyun Kategorimzden daha fazla yazı için Buraya Tıklayabilirsiniz.
Aatrox Replikleri
Aatrox’un En Havalı Sözü;
Yıldızlara dokundum ve binlerce güneşin göz kamaştıran ışığını gördüm. Bu ihtişam beni böylesine kör etmişken, karanlıktan başka ne amacım olabilir ki?
- “Güneş batarken, yıldızlar ortaya çıkar. Ve benimle birlikte, karanlık da gelir.”
- “Karanlık geçmişimden anlar mısın? Hayır, anlamazsın. Ama ruhunu kemiren yaralarımı gördüğünde, belki de bir fikrin olur.”
- “Ben yıkımın nefesiyim, ben karanlığın kılıcıyım. Korku nedir bilir misin? Sen korkuyu henüz tatmadın.”
- “Ölüm bir armağandır, çünkü yaşam, cehennem gibi bir lanettir.”
- “Sonsuz savaşta, herkes birer kurban olur. Sadece birkaçı hatırlanır.”
- “Gökteki yıldızları sayabilirsin, ama benim gibi bir ruhun acısını sayamazsın.”
- “Kendini kurtarmak istersen önce kaybetmeyi öğrenmelisin. Ve bu, acıdan başka bir şey değildir.”
- “Benimle karşılaşmak, korkunun en derin köşelerinde gezinmek demektir.”
- “Gözyaşlarını dökmek, sadece bir anlık rahatlama sağlar. Sonra acı geri döner, daha da şiddetli.”
- “Benim varlığım, kanınızın ateşiyle beslenir. Bedeninizdeki son nefesi bile söndüreceğim.”
- “Aydınlığın kutsal sözleri umuttan ibarettir. Benim sözlerimse acının gerçekliğini yansıtır.”
- “Savaşa hazır mısın? Bu dünyada yaşamak için ölmen gerekecek.”
- “Kendini tanımlayan şey acıdır. Acı, hayatta kalanları ayırır.”
- “Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez. Hepsi bir gün yok olacak.”
- “Tanrıların emirlerine boyun eğmek zorunda değilsin. Kendi kaderini belirle.”
- “Hepiniz birer yaprağın bile değmeyeceği bir fırtınanın içinde dans ediyorsunuz.”
- “Sonsuz bir acı içinde boğulacaksınız ve hiçbir şey sizi kurtaramayacak.”
- “Güçsüz varlıklar! Sizi ezip geçeceğim, hayatınızı alacağım ve sizi unutulmaz bir acıyla terk edeceğim.”